Sitene Ekle


   
  Sonsuz Guluslerle ..
  Evcil Hayvan Bakımı
 

KUŞ BAKIMI 
Nisan ayındayız şu an yağmurlu bir hafta geçirsek te yurt genelinde yakın zamanda yaz günlerine kavuşacağız.Bu yazıyı ilerde yazmayı düşünmüştüm ancak bugün bir üyemizin sorusu üzerine erkene almaya karar verdim.Yaz ve kış aylarında beslenme ,bakım ve taşınma gibi önemli konularda farklılıklar var bunları özellikle yeni katılan üyelerimiz için ve bilenler için tekrarlamakta fayda var.

1.Beslenmede dikkat edilmesi gereken hususlar;

Kış geldiğinde taze besin bulmakta zorlanıyoruz dolayısıyla üyelerimize papağanlar için çimlendirme yapmalarını tavsiye ediyoruz.Yaz aylarında bu sorun ortadan kalkıyor.Ayrıca sadece çekirdek yiyor gibi şikayette bulunan üyelerimiz için de yaz ayları deneme için mükemmel fırsattır.Her türlü sebzeyi bulacaklarından deneme yaparak sevdiği bir şeyi bulabilirler.Mısır gibi üzüm gibi kış aylarında bulması çok zor olan besinleride kolayca bulabilirsiniz.

2.Banyo.

Kışın havanın soğuması ile birlikte  genelde sprey ile haftada banyo yaptırmalarını yavsiye ederken yaz aylarında ise normal duş altında dikkat ederek rahatça banyo yaptırabilirler.Hava sıcak ise kendi kendilerini kurulamalarına bile izin verilmelidir.Sıcağın durumuna göre haftada 2-3 hatta günlük mutlaka sprey ile su sıkarak rahatlamalarını sağlamalıyız.Elbette yine hava akımlarına dikkat ederek.

3.Tünek ve oyuncaklar.

Yaz aylarında dışarda ağaç dalları ile tünek yapma imkanı daha fazla olacaktır.Papağanlar için ideal olan dut gibi ağaçlardan imkanlar dahilinde tünek ve youncak yapılabilir.Ayrıca başta Amazon, kakdu türleri gibi kemirme ihtiyacını dalarla sağladığımız türler için kısa dallar keserek hazırlayabilirsiniz.

4.Kanat ayarı ;

en çok sorulan soruların başında gelen kanat ayarı ise yaz aylarında daha çok gündeme gelecektir.Havaların sıcak olması nedeni ile kapı ve pencereleri açıyoruz.Dışarda bıraktığımız papağanlar ise ne kadar alışıkta olsa fırsatını bulunca firar edecektir.Maddi değeri bir yana emek verdiğiniz ailenizin bir parçası olan bir dostu kaybetmek gerçekten çok acıdır.Ve malesef yaz aylarında bu tür olaylar daha fazla oluyor.Tavsiyemiz Yaz aylarında kafanızın rahat olması için papağanlarınıza kanat ayarı yaptırmanız olacaktır.

5.En çok sorulan soru: Tatile çıkıyorum ne yapacağım ?

Elbette tatil yaz aylarında olduğundan papağanlarımızı yanımıza mı aalım yada birilerine mi bırakalım.Götürürsek ne yapalım bırakırsak ne ? gibi iki önemli durum var.Tavsiyemiz şunlardır, eğer götürme imkanınız varsa mutlaka götürün olacaktır elbette bu yurtdışı olursa imkansız.Kısa süreli yada uzun süreli mi? uzun yada kısa olmasına göre sizler karar vereceksinzi.Eğer götürecekseniz arabanızla kolay ama otobüsle ise taşıma kutusu almanızı öneriyorum.yok ise normal bir kafesi gazete ile sararak içine bir adet elma koyarak , hava alması içinse delikler açmanız yeterli olacaktır.Genelde tüm petshopçular bile bu yöntemle göndermektedir.Başka birine bırakılacak ise onlara genel bilgiler verilmelidir.Beslenme , banyo ve ilgi konularını kısa olarak anlatmalısınız.Aksi takdirde geldiğinizde değişmiş bir papağan bulabilirsiniz.İlgisiz birine bırakmak ise en son çözüm olacaktır :=
Aklıma gelenler bunlardı mutlaka başka sorular da olacaktır.Umarım sorunlarınızı halleder.
 






HAMSTER BAKIMI
Hamster bir çölde yaşayan kemirgenidir. Şirin ve ele gelmesi ve bakılması kolaydır. Kemirgen olduğu için ısırma güdüsü vardır , ancak elde yiyecek kokusu alırsa elinizi dişiyle yoklayabilir.Temiz, kokusuz ve sessizdir. Gözleri iyi görmemekle beraber , çok iyi koku ve duyma hislerine sahiptir. Ömrü yaklaşık 3-4 senedir.
Kemirgenlerin ortak özelliklerinden biri de ; dişleri sürekli uzar. Bu nedenle dişleri aşındıracak kemirme taşı ve kemirme dalları her zaman kafeste bulunmalıdır.


Tek mi, çift mi bakmalı?

Hamster yalnız yaşamayı sever. Bu yüzden kafesinde istediğinde saklanabileceği yerler olmalıdır. Dişi hamster, eğer çiftleşmeye hazır değil ise kafesine konan erkeği öldürebilir. Eğer birden fazla hamster aynı kafeste yaşıyor ise kafes büyük olmalı ve her birinin saklanabileceği ayrı yerler bulunmalıdır. Kavga ettiklerini görürseniz hemen ayrı kafeslere yerleştirin.


Sağlıklı Hemster

Hamster dayanıklı bir hayvandır. Kafes temizliğine göstereceğiniz özen, kaliteli taban malzemesi ve uygun yemlerle sağlıklı bir ömür geçirecektir. Hamster insanlardan nezle kapabilir. Bu yüzden nezle olanlar kafesten uzak durmalıdır.

Sağlıklı bir hamsterin ;

• Vücudu yuvarlak,
• Gözleri parlak ve canlı,
• Burnu akıntısız,
• Tüyleri düzgün ve parlak,
• Hareketli ve çevresine ile etkileşimli olmalıdır.

Ortamın kirli olması hamster gibi mikroba duyarlı bir canlıyı hasta edebilir.Kafesin temizliği ihmal edilmemeli.

Aşırı sıcaktan koruyun!

Eğer ısı 27°C ' nin üstüne çıkarsa hamster derin uykuya dalar ve vücut fonksiyonları yavaşlar. Bu durumda onun öldüğünü sanabilirsiniz! Bu özellik onun çöldeki yüksek sıcaklık ile başa çıkmasını sağlar.


Cinsiyet Ayırımı

Dişilerde cinsel organı ile anüsü arasındaki mesafe daha uzundur. Erkeğin ise arka tarafı daha sivridir ve dördüncü haftadan sonra anüsünün iki tarafında yumurtalıkları görünür.

Kafes

Plastik tabanlı bir kafes temizlik kolaylığı sağlayacaktır. Kafes mümkün olduğunca büyük olmalıdır. Küçük bir kafeste hamster huzursuz ve saldırgan olur. Tek bir hamster için 60x45 cm taban alanı ve 30 cm yüksekliği olan bir kafes yeterlidir. Kafes tabanına 3-5 cm kalınlığında emici taban malzemesi konur (hamster eşelenmeyi sever bu nedenle derin taban malzemesi eşelenme ihtiyacını karşılayacaktır). Kağıt yeterince emici olamadığı için taban malzemesi görevini yerine getiremez. Taban malzemesinin üstüne yayılacak saman hem doğal bir ortam sağlar, hem de hayvanın dışkısı ile temasını keser. Yuvanın içine bir miktar ot koymalısınız. Yem kabı kemirgenin içine giremeyeceği boyutta olmalıdır. Hamster dişlediğinde akan suluk doğadaki yaşam tarzına uygundur (doğada hamster suyu yapraklardaki çiğden alır). Kafeste koşma tekerleği şarttır. Yeterince hareket etmeyen hamster önemli sağlık sorunları yaşar.
Beslenme

Hamster yeminin bir kısmını yanaklarında taşıyarak yuvasında saklar. Kafesinde her zaman bol miktarda yiyecek olsa da çölde yiyecek bulmanın zorluğundan kaynaklanan bu içgüdüsü devam eder ve sakladığı yiyeceği korumak ister. Elinizi yuvaya sokar ve sakladığı yiyeceğe yaklaştırırsanız elinizi dişleyebilir.

Kafes İçinde tamamlayıcı yiyecek olarak ot her zaman bulunmalıdır. Bütün kemirgenler lifli besinlere ihtiyaç duyarlar. Ot lifli besin ihtiyacını karşılar.Ayrıca hamster krakeri alarak kafesine de asabilirsiniz.

Kemirme taşı kemirgenin sürekli uzayan dişlerini aşındırır, sağlam kemik yapısı için ihtiyaç duyduğu kalsiyumu sağlar,

Bazı yemler öylesine lezzetlidir ki zaman zaman bu yemleri vermeniz hamster ile olan yakınlığınızı arttıracaktır. Bu yemler elden verildiğinde evcilleştirmede çok faydalıdır. Hamster yemine 1/4 oranında karıştırarak yada ayrı bir kapta verebilirsiniz.




Taze Yiyecekler

Hamster elma, havuç, salatalık, marul, muz, üzüm gibi meyve ve sebzeleri sever. Ancak bunlar az miktarda verilmelidir. Aksi taktirde yuvasında saklayacağı bu yiyecekler bozulacak ve sağlıksız bir ortam yaratacaktır.



Çiftleştirme

Çiftleşecek dişi ve erkek en az 4 aylık olmalıdır. Dişi dört günde bir çiftleşmeye hazır duruma gelir. Eğer çiftleşmeye hazır değil ise bir araya geldiği erkeğe saldırabilir. Akşam dişi hamster erkeğin kafesine koyun. (Erkeği dişinin kafesine koymayın. Bu durumda dişinin saldırma ihtimali artar) Eğer dişi saldırganlaşıra hemen kafesine geri koyun ve sonraki akşamlar yeniden deneyin. Dişi ve erkeği sizin gözetiminizde olmadıkları zamanlar beraber bırakmayın. Çiftleşme gerçekleştikten sonra dişiyi kafesine koyun. Çiftleşen dişinin kafesinde bol miktarda taban malzemesi, ot ve saman olmalıdır. Kafesi serin ve doğrudan gün ışığı almayacağı bir . yere yerleştirin.

Dişinin hamileliği 16 gün sürer ve 1-16 arası (genelde 7 civarı) yavru doğurur. Yavrular tüysüz ve gözleri kapalı doğar. Birkaç gün içinde yavruların tüyleri tamamlanır. On gün sonra katı yem yemeye başlarlar.Yavrular hızla gelişir ve 3 ayda erişkin olur. Yavrular 4 haftalık olduğunda annelerinden ayrılmaları gerekir. Aksi taktirde anne hamster yavrulara saldırabilir.




Evcilleştirme

4-7 haftalık hamster evcilleştirmek için idealdir. Yavru hamster sahibine çabuk alışır. ilk birkaç gün yerine alışması için onu yalnız bırakın ve elinize almayın. Onunla konuşun, böylece sesinizi tanıyacaktır. Yemini her akşam üstü kafes tabanına kendi elinizle koyun. Birkaç gün sonra yemi koyduktan sonra hamster yemini yerken elinizi yakınlarda tutun. Daha sonraki günlerde yemi elinizden sunun. Elinize korkusuzca binmeye başlayınca diğer elinizle sırtını okşayabilirsiniz. Elinize alıştıktan sonra ellerinizde ve kolunuzda yürütebilirsiniz.

Doğada hamster gündüz uyur, gece yiyecek arar. Eğer hamster uyurken onunla oynamak isterseniz onu nazikçe uyandırın. Tam uyanana kadar parlak ışıktan koruyun.

Hamster ancak korktuğu zaman dişler. Korktuğunda kulakları geriye kıvrılır. Kulakları dik hale gelene kadar onunla sakin bir tonda konuşun, ondan sonra elinize alabilirsiniz.

Hamster hareketli ve oyuncudur. Kafesinden kaçmak için en küçük fırsatı bile değerlendirecektir. Kaçtığında yakalamak için içinden çıkamayacağı bir leğenin içine en sevdiği yiyeceği koyun. Leğene çıkabileceği şekilde bir rampa oluşturun ve bu yola da en sevdiği yiyecekten ufak kırıntılar koyun. Gündüz uyuyan, gece yem arayan bir hayvan olduğu için tuzağınız ancak ortalık karanlık ve sakin olduğunda işe yarayacaktır.




Kafes temizliği

Kafesi çok sık temizlemeyin. Haftada bir yapacağınız temizlik yeterlidir. Aksi taktirde yuvası bozulan ve sakladığı yiyecekleri kaybeden hamster huzursuz olacaktır.



Taban malzemeleri

Kafeste kullanılan taban malzemesi çok önemlidir. Hamster kokusu ile yaşadığı alanı işaretler. Kafesi çok sık temizler iseniz bu kokunun yok olması onu yuvasına yabancılaştırır ve strese sokar. Bu yüzden dışkıyı hızla kurutacak, kafesi uzun süre sağlıklı tutacak taban malzemesi kullanılmalıdır.



Sıkıştırılmış Talaş

Sıkıştırılmış talaş kafes tabanına yayıldığında rahat ve temiz bir ortam sağlar. Özel olarak, hiçbir kimyasal madde ile temas etmemiş beyaz çamdan üretilmiştir. Sıkıştırılmış olduğu için uzun süre kullanılır, ekonomiktir.










KÖPEK BAKIMI

Köpeğiniz ilk kez eve geldiğinde, korkak ve huzursuz davranışlar sergileyebilir. Bu davranış biçimi, annesinden ve kardeşlerinden ayrılmasından kaynaklanır. Diğer bir nedeni de ev ortamının ona yabancı olmasıdır. Bunları normal olarak karşılamalı ve ona sevgi içinde yaklaşmalısınız. Evdeki ilk günlerinde çevresini tanıyıp bu yeni ortamına alışmasına imkan vermelisiniz. Onunla oyunlar oynayarak bu tedirginliklerinden kurtulmasını ve size alışmasını sağlayabilirsiniz.
Yavru Köpeklerde Dikkat Edilmesi Gerekenler
 
  • Püf Noktaları
  • Öğrenme
  • Ödüllendirme
  • Cezalandırma
  • Egzersiz
  • Tüy Bakımı Fırçalama
  • Banyo
  • Diş Değişimi
  • Sosyalleştirme
  • Yavru Köpeğinizle Veterinere İlk Ziyaret









  • KEDİ BAKIMI

    ..yetim bir yavru edindiyseniz ve

    ona gereğince bakıyorsanız

    yaşam adına iyi bir şeyler

    yapmışsınız demektir..

     

    Çok az sayıda da olsa şanslı olanlar kendilerini büyütecek, koruyacak bir yuva bulurlar. Ama sınav daha bitmemiştir. Yavru kediye bakmak, bir bebeğe bakmaktan farksızdır.

    Bir çok risk ve tehlike henüz bavulunu toplayıp gitmemiştir.

     

    Yetim bir yavru kediye nasıl bakılır?

    Öncelikle telaşlanmayın. Telaşlanmanız doğal da olsa bu işin üstesinden geleceğinize inanmalısınız ve tabii ki çaba da göstermelisiniz.

     

    Yavru kediler normalde annelerinden 5 ya da 6 haftalıkken alınabilirler. Seçme şansınız olmayabilir. Yani daha küçük bir yetimle karşı karşıya olabilirsiniz. Neler yapmanız ve neler yapmamanız gerektiğini sırasıyla anlatacağız.

    Elisabeth Yakalığı

    Kediler İçin Kan Testi

    Kedilerde Akne ve Bakımı

    Cisim Yutma

    Sıcaklarda Kedi Bakımı

    Kırıklar ve Kediler

    Göz Rahatsızlıkları

    Kürtaj ve Kediler

    Lösemili Kediler

    Hastalık Sonrası Bakım

    Sırt Kaşıma

    Hypotiroidli Kedinin Bakımı

    Doğru Bakımın Koşulları

    Ruhun Bakımı : Korkular

    Yaraların Bakımı

    Yanıklar Ve Kediler

    Yetim Bir Kediye Bakmak

    Kedi Yıkanır Mı?

     
     

     

    SICAKLIK

    Öncelikle yavru bir kedi sıcak tutulmalıdır. Tüyleri henüz yeni çıkmıştır ve kendini ısıtacak kadar tüyü ve yağı yoktur. Sıcak tutmak için en ideal çözüm bir kedi evi ya da bir kutudur. Kedi evinin içine 3-4 saat ara ile havluya sarılmış sıcak su torbası konulmalıdır. (Eğer mevsim yeterince sıcaksa da gece onlar için soğuk sayılabilir.) Sıcak su torbasının yaydığı ısının kaybolmaması için kedi evinin/kutunun üzeri bir battaniye ile kapatılmalıdır. Bazı kedi dostları ısıtıcı lamba da kullanmaktadır. Ama ısıtıcı lamba konusunda dikkatli olunmalıdır. Hem ışıktan dolayı rahatsız edicidir hem de yanma, yakma tehlikesi bulunmaktadır.

     

    BESLEMEK

    Sizin ilginize ve sizin vereceğiniz besine öylesine ihtiyacı vardır ki, onu besleme görevine usanmadan devam etmelisiniz. Bu fedakarlık gerektirecektir. Her bebek öyle değil mi?

    Yetim yavrunun artık bir annesi olmadığına göre onun ihtiyaç duyduğu besleyici anne sütünü bulmak size kalıyor. Veterinerlerde ve eczanelerde yavru kediler için özel yapılmış anne sütü (toz şeklinde) satılmaktadır. Bunun yerine normal pastörize süt kullanmak doğru değildir. Çünkü anne sütünde sadece besleyici maddeler değil yavru kedileri hastalıklardan koruyan antibiyotikler de bulunmaktadır. Pastörize sütler anne sütü kadar hem besleyici değil hem de antibiyotik koruma içermezler. Şayet hazır bir anne sütü bulamıyorsanız mecburen pastörize süt kullanacaksınız. Ama pastörize sütü de besleyici hale getirmelisiniz. 100 gram süte 2 yumurta sarısı, 1 kesme şeker ve 1 çay kaşığı margarin yağı katabilirsiniz. Eğer hazır anne sütü kullanacaksınız, kullanım tarifinde zaten nasıl yapılacağı anlatılmaktadır. Genellikle su ile karıştırılarak hazırlanmaktadır.

     

    Sütü nasıl vereceksiniz? Bir kedi biberonuna ihtiyacınız var. Kediler için özel biberonlar eczanelerde bulunmaktadır. Eğer kedi biberonu bulamıyorsanız iğnesi çıkarılmış bir şırınga da bu işi görebilir. Hazırladığınız mamanın taze olmasına, beklememiş olmasına dikkat etmelisiniz. (Bazı şanslı yetim kediler süt anne bulabilmektedirler. Ama bu oldukça zor bir seçenektir. Hem yavrunun hem de süt annenin birbirlerini kabul etmeleri gerekir.) Kesinlikle süt ısıtılmadan verilmemelidir. Sütün ısısı 30-35 derecede olmalıdır. Hatırlamıyor olabilirsiniz ama anne sütü vücut sıcaklığındadır. Sütün ısısını emzirmeden önce mutlaka kontrol edin. Biberonun ucundan elinizin üzerine (içine değil) bir kaç damla damlatarak ısıyı rahatlıkla kontrol edebilirsiniz. Biberon içindeki sütü ısıtmakta sıcak su dolu bir kupadan yararlanabilirsiniz. Kupayı sıcak su ile doldurup biberonu içine koyun ve ısınına kadar bekleyin.

     

    Yavru kediler bir haftalıkken 2 saatte bir, 2 haftalıkken 4 saatte bir ve 3 haftadan sonra 6 saatte bir emzirilmelidirler.

     

    NAZİK OLMAK

    Yavru kediyi tutarken incitmemelisiniz. Henüz kemikleri yeni oluşmakta ve kıkırdakları son derece hassastır. Onu incitmeden iki elinizle tutmalısınız. Bir elinizle sırtından tutarken bir elinizle de alttan desteklemelisiniz. Mama verirken de aynı şekilde kibar ve sabırlı olmalısınız. Biberon ya da şırınga yardımıyla emzirilirken başı 45 derece yukarıya açı yapacak şekilde tutulmalıdır. Bir eli ile başını ve vücudunu kaplamalı bir elinizle de memeyi kibarca ağzına almasını sağlamalısınız. Şırınga veya biberonu fazlaca pompalamayın. Onun ağır ağır içmesini sağlamalısınız. Süt yeterince pompalanmıyorsa size belli edecektir. Doyduğunda ağzının kenarlarında kabarcıklar oluşacak ve elleri ile de emziği itmeye çalışarak size işaret verecektir. Sütünü içtikten sonra onu omzunuza yatırıp sırtına çok ama çok hafif şekilde vurun. Bu onun gazını çıkarmasında yardımcı olacaktır. Yavru kedilere fazla süt içermeye çalışmamalısınız. Zira aşırı süt onların ishal olmasına sebep olabilir.

     

    İZOLASYON

    Yeni doğmuş yavru bir bebek (annesi ile olsa bile) 7 gün boyunca dış yaşamdan tamamen izole tutulmalıdır. Henüz mikroplara karşı tamamıyla korumasızdır. Yetim yavru kedi 3 aylık olana dek diğer hayvanlardan (evinizde özellikle başka bir pet bulunuyorsa) uzakta koruma altına alınmalıdır. Diğer hayvanlar hem zarar verebilir hem de yeni doğmuş yavruya kolaylıkla hastalık bulaştırabilirler. Yavru kediyi koyduğunuz kedi evi ya da kutuyu kuru bir yerde tutmalısınız. Ne yazık ki yavru kediye yardım etmek adına bodrum, banyo gibi rutubetin ve soğuğun bolca olduğu mekanlar tercih edilmektedir. Hem nem hem de soğuk yavru kedinin sağlığını ciddi bir şekilde kötüleştirir. Ayrıca, onu keskin kokularının olduğu ortamlardan uzak tutun. Ciğerleri yaşamla henüz yeni tanıştı. Parfüm, boya, sigara kokusu onu derinden etkiler.

     

    BAKIM ve TEMİZLİK

    Kedi evi / kutu her gün düzenli temizlenmelidir. Ayrıca emzirirken kullanılan bez, havlu gibi şeyler de temiz kullanılmalıdır. Aynı şekilde biberon da düzenli temizlenmelidir. Kedi evini ve biberonu temizlerken deterjan ya da çamaşır suyu kullanmayınız. Sabun daha doğru bir temizleyicidir. Sabunun da iyice su altında arınmasını sağlamalısınız.

     

    Emzirmeden önce ellerinizi iyice yıkamayı unutmayın. Emzirdikten önce veya sonra onun tuvaletini yapmasına yardımcı olmalısınız. Bunun en kolay yolu bir gazete kağıdı yaymak, yavru kediyi tutarak üzerine almaktır. Ilık ıslak bir mendil yardımıyla jenital organlarını yavaş yavaş silin. Bu ona annesinin tuvalet temizliğini hatırlatacaktır. Anne kediler çocuklarını dilleri ile temizler ve tuvalet yapmalarına yardımcı olurlar. Temizlik bittikten sonra ılık ıslak ve sabunlu bir bezle onu kibarca silin. Sonra sabunsuz ılık ıslak bir bezle silin ve sonra da kurulayın. Ovalamayın, ovuşturmayın. Benzeri bir temizliği emzirmeden sonra da yapmalısınız. Kulak içlerini de temizlemeyi unutmayın ve sakın bizlerin kullandığı kulak temizleme çubuklarını kullanmayın. Temizlik işinde abartıya kaçmayın. Bu temizliği yaparken modern yaşamın kolaylıklarından yararlanabilirsiniz. Piyasada satılan bebek temizlik mendilleri (alkolsüz olmalı) ve havlu kağıtlar işinizi oldukça kolaylaştıracaktır.

     

    Yavru kedinizin kedi kumu ile tanışması için en az dört haftalık olması gerekir. Kedi kumu havuzu erişebileceği yükseklikte olmalıdır ve kum sıkça değiştirilmeli, kirli kalmasına izin verilmemelidir.

     

    TEHLİKELER

    Yetim yavru bebeği bekleyen en önemli tehlikelerin başında susuz kalması (dehidrasyon) gelir. Dehidrasyon yavru bebekler için öldürücüdür ve hemen müdahale edilmeyi gerektirir. Anneleri olan yavru bebeklerden biri ayrı düşmüşse ve anne bu bebeği almakta isteksizse dehidrasyon tehlikesi söz konusudur. Dehidrasyon çok hızlı bir şekilde bebeği etkiler ve vücut ısısı hızla düşer. Dehidrasyona uğrayan bir yavru bebeğe veteriner hekimce deri altından sıvı zerk edilmesi gerekir.

     

    Parazitler de bir diğer tehlike kaynağıdır. Dış parazit temizliği mecbur kalınmadıkça 3-4 haftalık olmadan yapılmamalıdır. Şayet sprey şeklindeki anti-paraziter ilaçlardan kullanılırsa, kullanımdan sonra yavru kedi bir bez üzerine alınıp parazitlerin 20-25 dakika boyunca ölmeleri beklenmeli ve daha sonra yavru kedinin tüyleri ılık-ıslak sabunlu bezle silinmelidir. Sonra da ılık-ıslak bezle durulanıp kurulanmalıdır.

     

    Yavru kedilerin idrar ve dışkıları da kontrol edilmelidir. Normal renginden farklı idrar ya da dışkı sağlık sorunlarının belirtisidir ve veteriner hekime danışmayı gerektirir. Sağlıklı dışkı kahverengi renktedir. Siyah, kanlı, beyaz, sümüksü dışkı sağlık sorunu olduğunun işaretidir. Aynı şekilde berrak ve çok hafif sarı idrar da sağlıklıdır. Sarı, kırmızı, pelteli idrar da tehlikeli bir sorunu size haber verir.

     

    BÜYÜME

    Yavru bebekler doğduklarında 100 ile 200 gram arasındadırlar ve günde ortalama 14-15 gram alırlar, haftada ise 175-200 gram kadar büyürler.

    7 ile 10 gün arasında gözleri açılır. Gözler dört haftalık olana dek koyu laciverttir. Asıl göz rengi 3 aylık olduğunda belli olur.

    Yavru kediler, 4-6 hafta arasında sütten kesilirler ve yavaş yavaş yarı katı yarı sulu mamalara geçilebilir. Evde hazırlayacağınız yarı sulu yarı katı mamalar ya da hazır yaş mamalar kullanılabilir. 3 aylık olduğunda artık rahatlıkla kuru mama yiyebilir hale gelirler.

    2 haftalıkken yavru kedilerin kulakları dikilmeye başlar. 2 aylık olduklarında tam şeklini alır.

    3 haftalıkken yürümeye, 4 haftalıkken ise oynamaya başlarlar.

     

    SAĞLIK BAKIMI

    Yetim yavru kediyi mümkün olduğunca sık aralıklarla kontrol etmelisiniz. Yanlış bir şeyler olmadığından emin olmalısınız. Bu arada aşılama için de 6 haftalık olmasını beklemelisiniz. Aşılama konusunda sitenin "Aşı Takvimi" sayfasında detaylı bilgiler bulabilirisiniz.

     

    Yavru kedinize zaman ayırmalı ve onun sosyalleşmesine yardımcı olmalısınız. Onun oyun arkadaşı olduğunuzu da unutmamalısınız. Aynı zamanda onu sevmeyi de unutmayınız.

    Sizin sevginize de en az beslenme kadar ihtiyaç duymaktadır.

     

    Yetim bir yavru edindiyseniz ve ona gereğince bakıyorsanız yaşam adına iyi bir şeyler yapmışsınız demektir. Size ve artık yetim olmayan yavru kedinize sağlıklı bir yaşam dileriz. Arada bir bize resmini göndermeyi unutmayın.

     



    UNUTMAYALIM HAYVANLAR DA YENİ DOĞMUŞ ÇOCUK GİBİ BAKIMA İHTİYAÇ DUYARLAR EVE SÜS DİYE ALINMAMALIDIRLAR İLGİ VE BAKIM İSTERLER
     
     
       
     
    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol